FV Ülkesi Türkiye: Büyük Potansiyel – Büyük Mücadele

Bol güneş,  muazzam kullanılabilir alan  ve büyük bir enerji gereksinimi,  ayrıca devlet teşviği. Türkiye’de güneş enerjisi sektörün ivme kazanmaya başladı. 2016 yılı içerisinde 600 Megawatt ve üzerinde bir  pazar büyüklüğü bekleniyor. Ancak  pazar henüz başlangıç aşamasında;  özellikle izin ve onay süreçleri ile yönetmeliklerin   çok sık değişmesi nedeniyle de zor bir pazar. Valerio Natalizia, Güney Avrupa Bölge Müdürü, gelişmeleri oldukça yakından izliyor ve SMA açısından nelerin önemli olduğunu  açıklıyor.

 

Türkiye’de durum şu sıralar nasıl görünüyor – özellikle büyük güneş enerjisi santralları açısından?

Valerio Natalizia

Valerio Natalizia

Valerio Natalizia: 2015 yılı başında yaklaşık 600 MW büyüklüğünde projeye üretim lisansları verildi. 2023 yılına kadar da en az 5 GW  toplam FV kapasite öngörülüyor. Mayıs 2016’ya kadar Lisanssız   443 MW  büyüklüğünde proje şebekeye dahil oldu ve yaklaşık 3 GW lisanssız proje daha TEDAŞ tarafından onaylandı. Bu rakamlar, Türk FV  pazarının odak noktasında  büyük ölçekli projelerin olduğunu gösteriyor – burada iyi ışınım koşulları sayesinde, yatırımcılar için yüksek enerji üretimleri ve çarpıcı destek mekanizması söz konusu. Biz, büyük ölçekli tesislere yönelik eğilimin tutarlı şekilde devam edeceğine inanıyoruz.

 

 

Türkiye’de güneş enerjisi alanında etkin olan veya etkin olmak isteyen işletmelerin karşılaştıkları zorluklar nelerdir?

Konya Kızören’de bulunan 22,5 MW büyüklüğündeki proje, şu an itibarıyla kurulu en büyük FV Güç Santrali

Konya Kızören’de bulunan 22,5 MW büyüklüğündeki proje, şu an itibarıyla kurulu en büyük FV Güç Santrali

Valerio Natalizia: Türkiye, özellikle bu alanda henüz yeni olduğu için, çok zorlu bir pazar. Tüm yeni FV pazarlarda olduğu gibi çeşitli yerlerden engeller çıkıyor. Bunların arasında mevzuatı, FV enerji santrallarının projelendirme, satın alma, işletme ve bakım süreçlerindeki bilgi eksikliğini sayabiliriz.

Şimdi artık çok sayıda FV santralının şebekeye dahil olmasından sonra, tüm resmi izin ve onay işlemleri bundan öncesine oranla belirgin bir şekilde daha kolay yürütülüyor. EPC firmaları ve proje geliştiriciler artık, tüm resmi işlemleri yürütme konusunda yeterince deneyime sahip oldular. Tabi ki, mevzuat tarafında hala bir miktar iyileştirme potansiyeli mevcut. Örnek vermek gerekirse, ilgili onay makamlarından bir FV santralı için inşaat ruhsatının alınma süreci, halen dokuz aya kadar zaman alıyor.

Buna ek olarak, bilgi birikimi eksikliği ve ayrıca güneş enerjisi santralları inşaatının münferit aşamalarına (konstrüksiyon, kablo döşeme, orta gerilim bağlantısı, eviriciler, izleme, vb.) aşina eleman bulma konusundaki zorluklar, proje yapım süresini uzatıyor ve gecikmelerle zorluklara yol açıyor. Solar inverterler hakkındaki yazımızı okumak için tıklayabilirsiniz.

Türkiye’de eviriciler, özellikle de büyük ticari ve endüstriyel FV sistemlerde, ne tür iklim koşullarına maruz kalıyor?

Valerio Natalizia: Türkiye’de SMA eviricilerinin olduğu FV santrallarının çoğu 1000 metrenin üzerinde; hatta bunlardan bir tanesi 2050 metre rakımda ve eviriciler kış mevsiminde eksi 40 °C ile yaz aylarında 45°C’ye varan sıcaklıklara maruz kalıyorlar. Bunlar kısmen, genellikle zayıf altyapı nedeniyle izole olmuş yörelerde bulunuyor, bu da münferit bileşenlerin sahaya ulaştırılmasında zorluklara yol açıyor. Zayıf iletim hatları ve yüksek oranda toz ve partikül, istisnai bir durum olmayıp aksine normal koşullar olarak karşımıza çıkıyor. Bu tip bölgelerde bir sistem çözümü geliştirmek ve planlamak istediğimizde, bu koşullar daima aklımızın bir köşesinde yer alıyor.

Müşterilerin zorlu iklim ortamlarında dahi kârlı  ve sürdürebilir bir FV sistem kurabilmeleri için, SMA ne tür katkılarda bulunabilir?

Valerio Natalizia: Ekibimiz, müşterilere henüz sistemin ön tasarımı yapılırken ve ilgili kurulum yeri için en uygun sistem çözümünün seçimi sırasında destek veriyor. Dünyanın her yerinde tüm ortam koşullarında çalışmakta olan eviricilerimizden edindiğimiz 35 yıldan fazla süreye dayalı tecrübemiz sayesinde müşterilerimize  güven sağlıyoruz. Eviricilerimiz zor koşullarda test edilmekte ve her türlü iklim zorluklarına karşı en iyi şekilde donatılmaktadır.

Peki FV santral kurulduğunda ve şebekeye bağlandıktan sonra, işletim sırasında FV sistemle kim ilgileniyor?

Valerio Natalizia: Her şeyden önce FV sistemlerin işletmesi ve bakımı, rüzgar enerji santrallarına göre daha kolay yapılıyor. Hiç hareket eden parçanın olmaması dolayısıyla çok az aşınma var. Ama yine de  “inşa et, devreye al ve ardından unut“ dememiz mümkün değil. Deneyimli servis uzmanlarımız sayesinde güvenilir bir izleme ile uzaktan tanılama ve doğrudan cihaz üzerindeki düzenli kontroller ve bakımların yapılması, üretim kayıplarına yol açan devre dışı kalmaların önlenmesi için zorunludur. SMA eviricileri, servis uzmanlarımızın önleyici tedbirler alabilmeleri ve devre dışı kalmaların ortaya çıkmaması için, hatalı fonksiyonları zamanında bildirmektedir.

0 Yorumlar
Cevapla
Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.*

You may use these HTML tags and attributes: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>